Sağlık konulu yayınların kamuoyunun önüne çıkmasından sorumlu
olanları en genel çerçevede iki ayrı grup olarak tanımlamak mümkündür.
Bunlardan ilki sağlık konulu yayınların mutfağında hizmet veren medya
profesyonelleri, diğeri de medya profesyonellerinin bilgi ve başvuru kaynağı
olan ve aynı zamanda bu alanda hizmet veren kamu ve sivil kurum ve
kuruluşlarının yetkili ve temsilcileridir. Her iki grubun sağlık konulu
yayınlara ilişkin değerlendirmelerine ve kendi deneyimlerine ilişkin görüşler
bu bölümde ele alınacaktır.
Çalışmada tanımlanan “medya profesyonelleri” grubu; herhangi
bir yayın organında görevli, sağlık konusunda yayınlar yapan ya da bu
yayınlarda görev alan muhabir, editör, yazar, programcı, yapımcı, yönetmen ve
sunucuları, medya yöneticileri ve medya sahipleri ile medya alanından sorumlu
ya da bu alanda faaliyet gösterin sivil ve kamu kurum ve kuruluşlarının
yönetici ve personelini kapsamaktadır.
“Sağlık profesyonelleri” olarak anılan grup ise;
doğrudan ya da dolaylı olarak insan sağlığı konusundaki medya içeriklerine
bilgi veren, bilgi verme potansiyeli olan, haber kaynaklığı yapan, konuk,
uzman, yetkili ya da bilgili kişi sıfatıyla ya da bilim insanı olarak
programlara katılan ya da medyada yazılar yazan kişiler ile bu alanlarda
faaliyet gösteren sivil ve kamu kurum ve kuruluşlarının yönetici ve personelini
kapsamaktadır.
Her iki gruba yönelik görüşmelerde, görüşülecek kişilerin
belirlenmesi anlamında “kartopu örnekleme” yöntemine başvurulmuştur. Bu yönteme
göre ilk aşamada medya içerikleri yoluyla tespit edilen kaynak belirlenmiş ve
ardından, bu kişilerle gerçekleştirilecek görüşmeler sırasında önerilen diğer
kaynak kişilere de erişilerek örneklem genişletilmiştir.
Öte yandan medya ya da sağlık grubuna doğrudan girmeyen; ancak
görüşülmesi tavsiye edilen ya da gerekli görülen kimi “diğer” kişilerle de
görüşmeler gerçekleştirilmiştir. İletişim fakültelerinde sağlık konulu
yayıncılık alanında eğitim veren, bu alanda akademik çalışmalar yapanlar,
çeşitli kurumlarda bitki bilimi alanında çalışmalar yürütenler, baharatçı
esnafı gibi kişilerin görüşleri de “diğer kişiler” bağlamında “önemli görüşler”
içerisinde yorumlarını almak üzere değerlendirilmiştir.
Çalışmanın amaç soruları çerçevesinde görüşmelerde kullanılmak
üzere hazırlanan soru formları Ek 1’de sunulmaktadır. “Diğer” kategorisindeki
görüşmeler için ise her iki formdaki ortak sorular temel alınarak ve daha çok
da görüşülen kişinin bilgi verebileceği özel alan dikkate alınarak o alana
yönelik sorular yöneltilmiştir.
Yüz yüze yapılamayan görüşmelerin bir kısmı için e-posta ile
soruların ilgili kişilere gönderilmesi uygun görülmüştür. Ancak e-posta
adreslerine ulaşılan konuyla ilgili kurum ya da kişilerin büyük çoğunluğu iki
ay arayla ikişer kez kendilerine mail gönderilmesine karşın herhangi bir yanıt
vermemişlerdir.
Tüm görüşmelere ait kayıtlar iki ayrı ekip tarafından içerik
analizi uygulamasıyla çözümlenmiştir. Tamamı açık uçlu sorulardan oluşan
görüşmelere ait kodlama kılavuzlarının hazırlanmasında; öncelikle tüm görüşmeler
okunmuş, önemli yanıtların altı çizilmiş ve bunlardan hangilerinin kategori
olarak değerlendirilebileceği belirlenmiştir. Tüm bu değerlendirmelerin
ardından geliştirilen kategoriler çerçevesinde kodlamalar ekip üyeleri
tarafından birbirinden bağımsız olarak gerçekleştirilmiştir. Ardından aynı
görüşmeler ikinci bir kodlayıcı tarafından gözden geçirilerek tartışmalı
noktalar belirlenmiştir. İlk kodlamaların ardından çalışmanın güvenilirliğini
test etmek üzere “kontrol kodlaması” bağlamında kodlayıcılar arası güvenilirlik
hesaplaması yapılmıştır. Yöntem bölümünde de açıklanan hesaplama doğrultusunda,
çözümlemede elde edilen en düşük uyumun yüzde 80 seviyesinde olduğu
belirlenmiştir. Daha sonra tüm kodlayıcılar bir araya getirilerek ihtilaflı ya
da farklı kodlanmış olan kategoriler gözden geçirilerek birlikte tartışılmış ve
nihai olarak tek bir veri kaydı oluşturulmuştur. Çözümlemeler üzerinde uzlaşma
sağlanmış olan bu nihai veri üzerinden gerçekleştirilmiştir. Böylece çalışmanın
güvenilirliğinin daha da artırılması amaçlanmıştır.
Son olarak belirtmek gerekirse, betimleyici karakterde nitel
bir çalışma olması nedeniyle aşağıda ayrı başlıklar halinde açıklanan
bulguların genellenebilir nitelikte olmadığının da altını çizmek
gereklidir. Aynı zamanda nitel araştırma
yönteminin gizlilik ilkesi bağlamında hiçbir katılımcının ismi açık bir biçimde
verilmemiş; “önemli yanıtlar” bağlamında görüşlerine yer verilen kişilerin
isimleri ise farklı şekillerde kodlanmıştır.